deferred

adj. ertelenen, gecikmeli, vadeli
* * *
1. ertele (v.)
2. ertelenmiş (adj.)
* * *
past tense, past participle; see defer I

v.ertele:adj.ertelenmiş

/di'fö:d/ s. ertelenmiş deferred addressing biliş. gecikmeli adresleme, dolaylı adresleme deferred annuity müeccel para, ertelenmiş borç para deferred assets peşin ödenen kıymetler deferred bond devamlı borç tahvili deferred charge peşin ödenen gider deferred credit peşin tahsil edilen alacaklar deferred debits ödenecek giderler, peşin ödenen giderler deferred debt ertelenmiş borç, müeccel borç deferred discount geciktirilmiş ıskonto deferred dividend müeccel temettü, ertelenmiş temettü, gecikmiş temettü deferred expenses peşin ödenen masraflar deferred income peşin elde edilen gelir deferred income tax ertelenmiş gelir vergisi deferred interest faizi ödemede gecikme deferred liability ertelenmiş borç, müeccel borç deferred maintenance ertelenmiş bakım deferred payment ertelenmiş ödeme, vadeli ödeme deferred payment agreement vadeli ödeme anlaşması deferred payment sale taksitle satış, uzun vadeli satış deferred processing biliş. gecikmeli işlem, ertelemeli işlem deferred profit peşin elde edilmiş kar deferred revenue peşin elde edilen gelir deferred shares imtiyazsız hisse senedi deferred taxes ertelenmiş vergiler deferred terms taksitle ödeme

İngiliscə - Türkcə lüğətdə İngiliscə deferred sözünün Türkcə mənası nədir? İngiliscə dilindəki deferred sözünün Türkcə dilindəki mənasını yuxarıda oxuya bilərsiniz.